Adettendir, Önce geçen haftaki hesabımızı kapatalım. Sonra yeni hesap açarız…   Ne demiştik, Hatırlayalım… Büyükşehir Genel Sekreterine Sorular yöneltmiştik. Savaş Gencer orkestrası mı yaptı? Düğününü demiştik, Kaç paraya yaptı demiştik, Bir fatura yada ödediğine dair Bir iban göster demiştik…   Sen şimdi bu sorularıma; Aparatların kanalıyla Cevap verirsin dedik… Tahmin ettiğimiz gibi oldu, Cevaplar geldi…   Bu yazınında konusu oldu, Aslında o cevaplar…   Başlayalım…   Ne demiş Aparat A. Fırat; “Şimdi de bir halt bulamadın İnsanların mahremi, özeli, Mürüvvet günleri üzerinden İftira atıyorsun”   Yüzsüzce imalarda bulunuyorsun ki, Kendinde gittiğin halde;   Soru cevap gidelim…   Aparat A. Fırat; Benim bu sorumun neresi mahrem? “Orkestraya ne ödedin” hepsi bu…   “Faturan var mı, hangi ibandan ödedin, kamu adına soruyorum” dedim…   Ne demiş Aparat A. Fırat; “İnsanların veremeyecek hesabı yoktur Faturası da fişi de vardır elbette”   Göremedik Aparat A. Fırat, Göremedik bir fiş, bir fatura, Göremedik…   Olsaydı görür müydük? Görürdük, gözümüze sokardın, Kanırta kanırta…   Ne demiş Aparat A. Fırat; “Yahu Gürman pazartesi pazartesi Piyangodan mı çıktın sen?” demiş…   Takmış kafayı aramış, Bahsettiğim orkestrayı, Bir fiyat almış…   “Bir akşam organizasyonu” demiş, 50 kişilik kına gibi yani,   300 bin lira fiyat vermişler… Ekstraları kaldır demiş Aparat, 200’e biter abi demişler, Hadi biraz daha ırlan demiş Aparat, 150 son abi daha aşağısı olmaz demiş orkestra…   Ulan Aparat A. Fırat’ın ruh öküzü… Billur mu geçiyorsunuz lan milletle, Oğlum bir cümbüş, bir darbuka, İki kadın mahalle arası kınaya 30-40 bin liraya Geliyor lan…   Büyükşehir müzisyenlerinin kurduğu; 7-8 kişilik orkestra, 150’den aşağıya fiyat vermiyor, Bidon kafalı…   Pislemişsin, üstüne bir de sıvıyorsun…   Yani fiyatı düşür, Masumiyet kredini yükselt öyle mi! Sen zekisin, Herkes potansiyel salak…   Hadi bak sana bir kıyak yapayım, Kredini yükseltmen için… “150 bin lira olur abi, Akşam pazarı ama o da sana” Demiş ya Savaş Gencer; Hadi o kadar göster, Fatura ya da fiş ya da iban, Vallahi ona da razıyız…   Bizim Efe’nin, Kanbal’ın, Superband’ından daha ucuz fiyat almışsın, Helal sana diyelim…   Hadi var mısın? Bir hafta daha beklerim Valla seni… Bulursun sen o faturayı… Ha gayret!   Bak şimdi… Beni iyi dinle; Aparat A. Fırat’ın iç sesi… Eğer ki; Bu orkestraya ödenen paranın Kaynağını ibraz edemezsen İster 150 bin, İster 600 bin…   Bunun adı dünyanın her yerinde RÜŞVETTİR kardeşim!   Şimdi senin 5000 personelin var, Değil mi?   Düğününü yapan var, Parasızlıktan yapamayan var, Orkestrayla sıkı pazarlık edip, İstediğini tutamayan var, Hevesi kursağında kalan var…   Sen şimdi onların; Genel sekreterisin değil mi… Nasıl dolaşacaksın aralarında? Adam seni görünce İçinden ne geçirecek? Ya da ya da…   Bu yazıyı kemiksiz bir 20 bin kişi okuyacak…   Ne diyeceksin Aydın halkına? “Barış, Polat, Ozan iyi arkadaşlarım, Onların düğün hediyesiydi bu mu” diyeceksin…   Bence hemen bugün, Hem de patrondan izin almadan; Çağır basını “Ben bir hata yaptım arkadaşlar, Tamah ettim, Aydın halkından özür diliyorum, Ve istifa ediyorum” demelisin…   Demezsen şayet; Önümüzdeki zamanlarda Dedirteceğimden emin ol emi…   Dedim sana; En küçüğünden başladım diye…   Şimdi bir küçük hatırlatma yapayım; Sen bu yazıya suç duyurusu yaparsın, biliyorum… Biz de ne biliyorsak gider anlatırız! Belki istifan hızlanır iyi mi…   Evet yazımızı, Geleneksel Mottomuz neydi; Onunla bitirelim…